DÜŞÜNDÜM Kİ...
İnsanın yaşadığı bazı
dönemler vardır. Kadınsı duygularla hayatında biri olmasını istediğin o dönemden bahsediyorum.
Biri olmak zorunda değil belki birden fazla kişi olabilir. Arkadaşım S., o
kişiyi bulana kadar sen orospusun karar verdiğinde ise dünyanın en sadık insanı
olursun, demişti. Bu cümleyi ilk duyduğumda anlamamıştım. Sizlerin de
anlamadığını düşünerek açıklamak isterim. O kişiyi bulana kadar birden fazla
insanı denersin ama o kişiyi bulduğunda sadık biri olursun. Oldukça doğru bir
söylem olduğunu düşünüyorum. S. genelde doğru ve yerinde sözler söyler. Bu
ona katıldığım bir çok andan biriydi
sadece. Uzun lafın kısası romantik bir şeyler istediğim bir dönemden geçiyorum.
Hayatımın en asosyal döneminde böyle bir şeyi tecrübe edebileceğimi sanmıyorum.
Sosyal medya var derseniz de, oradan boyumun ölçüsünü aldım bir daha sosyal
medyadan kimseyle tanışıp romantik bir ilişkiye başlamam. Hayatımın tek
karşılıklı aşkı olan B. ile sosyal medyadan tanışmıştık. Sonrasında yalnızca
arkadaş olarak yazdığını ve buluşmak istediğini söylese de ona inanmadım.
Buluşmak istemesinden önce yazdığı şeyler ve buluştuğumuz yer kesinlikle
niyetini belli ediyordu. Ne kadar akılsızca davrandım. Bir de beni beğenmeyecek
diye endişelendiğimi hatırlıyorum. Çocukluk işte… O zamana kadar beğendiğim
hiçbir erkek tarafından beğenilmediğim için onun da beni beğenmeyeceğinden
endişelenmiştim. Şimdi ise endişelerim çok daha farklı bir boyut kazandı.
Sanırım yaş almak böyle bir şey. Yakında 26 olacağım. Bu beni hüzünlü bir
heyecana sürüklüyor. Yaş konusunda düşündüğüm bir diğer şey de üniversitede
platonik olarak çok fırtınalı bir sevdayla tutulduğum Ç. 30 yaşında
olacak. Aramızda 4 yaş vardı diye hatırlıyorum. Acaba evlenmiş midir?
Düşünmeden edemiyorum. Benim kalbimi kırmayan tek aşkım olan Ç.’yi şimdi
bile görsem elim ayağım birbirine girerdi diye düşünüyorum. Bir şeyler yaşamak
istediğimden ya da aşkımdan değil sadece hayranlık duymak gibi. O zamanlarda da
ona hayrandım şimdi de hayranım. Benim gibi bir hayrana sahip olduğu için çok
şanslı. Hiç mütevazi olamayacağım. Ben hakkımda satırlar yazacak bir hayrana
sahip olsam egom öylesine okşanır ki… Onun için de öyle olacağına eminim.
Egonun okşanması oldukça insanı bir duygu. Pek başıma gelen bir durum olmasa da
olduğu zamanlar var. Bunlar genelde okul, başarı ve zekayla ilgili romantizmde
hiçbir zaman egom okşanmadı. Bu durumda B.’nin ne kadar iyi bir erkek
arkadaş olduğunu anlamak mümkün!? Öyle bir erkek arkadaştı ki zaten düşük olan
özgüvenimin daha da yerlerde sürünmesine sebep oldu. Şimdilerde toydum farkında
değilim diyerek kendimi yatıştırsam da
düşündükçe sinirlerime zor hakim oluyorum. Ona değil kendime kızıyorum. Ona
karşı hiçbir duygu veya düşüncem kalmadı. Bu durumdan dolayı kendimi tebrik
etmekten alamıyorum. Sonunda başardım.
Yorumlar
Yorum Gönder