SEX, LİES AND VİDEOTAPES FİLM ANALİZİ
Sex,
Lies and Videotapes filmi dilimize Seks Yalanları adıyla çevrilmiş dram
türündeki bağımsız bir filmdir. Bu filmden bahsetmeden önce yapım aşamasından
ve bağımsız film niteliklerinden bahsetmek isterim. Filmin senarist ve
yönetmenliğini yapmış olan Steven Soderbergh 1989 yılında henüz sektöre giriş
yapmış genç bir sinemacıydı. Yazdığı senaryo ile birkaç kişiden oluşan set
arkası ekibini, sınırlı sayıdaki oyuncu ekibini ve kamerasını yanına almış ve
çekimlerini gerçekleştirdi. Sınırlı imkanlarla yaptığı bu film büyük başarılar elde
etti ve o zamanlar çok da tanınmayan oyuncuları sinema endüstrisine kazandırmış
oldu. En önemlisi de bu film; senaryoda işlenen karakterlerin ustaca
işlenmesinin, aksiyon olmasa da, filmi akıcı kılabileceğini kanıtladı.
Filmin
hikayesi 4 ana karakterin etrafında dönüyor. Filmin isminden de anlaşıldığı
üzere karakterlerin cinsel kimlikleri hikayeye başarılı bir şekilde yedirilmiş
ve ortaya duygusal karmaşayı konu alan bir film çıkmıştır.
Ann
ve John banliyö hayatı içerisinde evliliklerini sürdüren bir çifttir. Cynthia
da Ann’in bağımsız bir hayat yaşayan kız kardeşidir. Hayatları bir yalan
içerisinde giderken John’un eski arkadaşı Graham’ın dürüstlüğünün hayatlarına
girerek alt üst olmasına belki de daha basit bir hale gelmesine yol açmıştır.
Her
bir karakterin çok iyi işlenmiş olmasından söz ettikten sonra karakterlerden
bahsetmeden olmaz. Ann, toplumun yetiştirdiği namuslu diğer bir söyleyişle
cinsel kimliği bastırılmış bir kadındır. Film boyunca boynunda takılı olan hac
kolyesi de toplum kurallarına bağlılığını kanıtlar niteliktedir. Toplum
kurallarına öyle bağlanmıştır ki bunu bir kompleks haline getirmiştir. Graham
karakterinin hayatı ve insanları anlama çabası onu daha önce sorgulamadığı
şeyleri gösterir ve hayatını değiştirme kararı
verdirir, filmin ilerleyen
dakikalarında bunu görüyoruz. Zaten filmin Ann karakterinin terapisiyle
başlaması da içinde bulunduğu hayattan memnun olmadığının sinyalleriydi
şeklinde yorumladım. Graham karakterine gelirsek o da Ann gibi bir takım içsel
sorunları olan cinsel kimliğinde de iktidarsızlık problemiyle başa çıkmaya
çalışan bir adamdır. Bu problem ile başa çıkma yöntemi de John’un yalanlar
üzerine kurduğu kadın-erkek ilişkisini sonlandıran şey olur. John karakteri;
toplumun ona dayatmış olduğu erkeklik olgusunun gücünü sonuna kadar kullanan,
asla aşağıda kalmayı kabul etmeyen niteliktedir. Düştüğü en kötü durumda bile
mesleğinden öğrendiği avukatvari savunmaları da film boyunca net bir şekilde
görüyoruz. Cynthia, Ann’in kız kardeşi olsa da ondan tamamen farklı bir kimliğe
sahiptir. Toplum kurallarına uymayı reddeden özgür ruhlu yeri geldiğinde de
kıskançlığının esiri olan bir kadındır. Ann ile arasında kız kardeş rekabeti
vardır. Cynthia da en karakteristlik özelliği olan dişiliğini kullanarak
kardeşinin kocası ile cinsel bir ilişki yaşayan filmin sonralarında ise bundan
dolayı suçluluk duyan bir diğer ana karakterdir.
Bütün
bu duygusal karmaşayı konu alan film benim için su gibi akıp gitti. Böylesine
bir yapımı herkesin izlemesi gerekir. Özellikle de benim gibi senaryo ile
ilgilenen insanların izlemesi gereken bir film olduğu düşüncesindeyim.
Yorumlar
Yorum Gönder