ERİL DÜZENE ÖLDÜRÜCÜ ÖFKE BESLEYEN AİLEEN WUORNOS
Bu yazıda düzen içinde ihmal edilmiş, ihmal edilmesi sonucu da bu öldürücü bir öfkeye sahip olmuş bir kadın seri katilden bahsedeceğim. Amerika'nın ilk kadın seri katili olarak adı anılan bu öfkeli kadının nasıl bir yaşama gözlerini açtığını ve yaşamak zorunda kaldıklarını inceleyelim.
Aillen Wuornos 29 Şubat 1956'da Amerika Michigan'da 15 yaşında bir genç kadının çocuğu olarak dünyaya geldi. O doğduktan kısa bir süre sonra babası çocuk tacizinden hapse girdi ve orada intihar etti. Annesi o ve kardeşine bir süre bakabildi. Aileen 4 yaşına geldiğinde ise çocuklarını terk etti. Bu olaydan sonra büyükanne ve büyükbabası onu evlat edindi. Fakat büyükbabası bir çocuk tacizcisiydi ve onu yıllarca taciz etti. Bu da yetmezmiş gibi büyükbabasının bir arkadaşı o 14 yaşındayken Aileen'e tecavüz etti ve hamile kaldı. Büyükbabası da gayri meşru bir çocuk dünyaya getirdiği için onu evden attı. Çocuğu da doğduktan hemen sonra elinden alınıp başka bir aileye verildi. 20 yaşına kadar doğduğu yer Michigan'da arabalarda ve sokaklarda evsiz bir yaşam tarzıyla hayat kadınlığı yapmaya başladı ve alkol, uyuşturucu gibi alışkanlıklar edindi. 20 yaşına geldiğinde ise Florida'ya taşındı. Burada kısa süre içinde tanışıp 70 yaşında bir adam ile evlendi. Evlilik uzun sürmedi çünkü Aileen yetişme tarzını da hesaba katarsak çok sinirli bir yapıya sahipti. Öldürücü öfkesi o zamanlar baş göstermeye başlamış ve ettikleri kavgada eşini ağır yaralamıştı. Bu da adamın ondan ayrılmasına sebep oldu. 20'li yaşlarında da hayat kadınlığı yapmaya ve alkol, uyuşturucu kullanmaya devam etti. Para kazanmak için de hırsızlık yapardı. 30 yaşına geldiğinde hayatını değiştirecek olan kadınla tanıştı ;Tyria Moore. Tyria Moore, orta sınıf bir ailenin kızıydı. Aileen ile çok farklı yaşam şartlarına sahip olsalar da birbirlerine aşık oldular. Sonunda beraber kaçıp motellerde göçebe bir yaşam yaşamaya başladılar. O sıralar sevgilisini mutlu etmek için para kazanmak zorunda olan Aileen hayat kadınlığı yapmaya devam ediyordu. Tarih 30 kasım 1989'u gösterdiğinde otobanda Richard Mallery ile anlaştılar ve arabayla tenha bir yere gittiler. Richard Mallery tecavüzden yüküm giymiş bir adam olduğu için Aileen'ın ellerini bağlar bağlamaz ona işkence ederek tecavüz etti. Aileen hayatı boyunca bu muameleyi görmüştü ve çok sinirlendi. İplerden kurtulur kurulmaz çantasından silahını çıkardı ve adamın üzerine bütün şarjörlerini boşalttı. Oradan ayrılmadan önce arabanın her yerini temizleyip bütün parasını aldı. O kadar iyi para elde etmişti ki 6 ay boyunca bu nefret ettiği işi yapmadı fakat sevgilisiyle sürdüğü yaşam bir süre sonra paranın bitmesine sebep oldu. Tekrar çalışmaya başladı. Yine otobanda beklerken ikinci kurbanı olan Davis Spears ile anlaştı. Adamı silahla öldürüp, her yeri temizledi ve tüm parasını da alarak oradan ayrıldı. Aileen para bir yana cinayet işleyince içindeki öfkenin soğudunu fark etti. Paraya ihtiyacı olmasa da öldürmeye devam etti. Her cinayette biraz daha dikkatsizleşen Aileen, bir çok seri katilin düştüğü fikri kapıldı; yakalanmayacağım. Bu fikre yakalandıktan sonra bir kurbanı olan Peter Siems'ın arabasını da çalmıştı ve o arabayı bir süre kullandıktan sonra sevgilisi ile seyahat ederken arabayla kaza yaptılar. Arabanın çalıntı ve bir kurbana ait olmasından dolayı oradan hemen kaçsalar da görgü tanıkları o ve sevgilisinin robot resmini çizdirdi. Yakalanacağını anlayan Aileen sevgilisini ailesinin yanına gönderdi. Kendisi bir barda iken polisler onu tutukladı. Sevgisini de tutuklasalar da cinayetlerle bir ilişkisi olmadığı hatta haberi bile olmadığı ortaya çıktı. Bir de üstüne Aileen'ın itiraf etmesi için polislerle anlaşma yapınca serbest bırakıldı. Aileen işlediği 7 cinayetin 5'inden idam cezasına çarptırıldı. İdam talebini reddetmek isteyen avukatlara bunu yapmamasını söyledi çünkü mahkemede de söylediği gibi eğer yaşarsa veya serbest kalırsa yine öldürecekti. Aileen asla sönmeyecek bir öfkeye sahipti. 10 yıl idamı bekledikten sonra 9 Ekim 2002'de zehirli iğne ile idam edildi.
Ayrıca Aileen Wuornos'un hayatını konu alan ödüllü film "Monster" da izlenilesi bir filmdir. Bu film Aileen'ın idamından birkaç ay önce konuşulmaya başlanmış ve o da çocukken film yıldızı olmak istediğini ve böyle bir film yapılırsa onure hissedeceğini söylemiştir.
Bence Aileen ihmal edilmiş, yanlış tercihlere sürüklenmiş ve eril düzende savrulmanın verdiği öfkeyle bir seri katile dönüşmüştü.
Yorumlar
Yorum Gönder