HİÇ SANMAM

Kafam ağır geliyor, düşünürken.
Kalbim acı veriyor, atarken.
Ellerim fazlalık gibi duruyor, yazarken.
Gözlerim? 
Onlar da memnun mu yaptığı görevden?
Görmek istediklerini görebiliyor mu sahiden?
Kulaklarım?
Onlar memnun mu yaptığı görevden?
Duyabildiler mi istediklerini, içten bir şekilde?
En önemlisi de kollarım, 
Yetişebildiler mi, sarılmak istediklerine?
Hiç sanmam!


Bana bunları yazdıran hissettiklerim ulaşabildi mi ulaşmak istedikleri yere? Hiç sanmam! Peki, küfreder gibi, neden hâlâ önüme çıkıyorlar?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SİYASET VE POLİTİKA KAVRAMLARININ FARKI

FARKINDALIK

WERTHER İLE BULUŞMA